Oğlumuzun doktor randevusu var, ön koltukta eşim, arkada kendi koltuğunda oğlum. Tuzla'dan evimizden, Esentepe'den, İçmeler'e oradan sahil yolu ile Bostancı'ya gideceğiz. Yola çıktık, İSKİ Arıtma Tesisleri'ne gelmeden yol üzerinde bir polis arabası, yanında başka bir araba, yolun kenarında bir polis yavaş yavaş gibi birtakım hareketler yapıyor, bir anlam veremiyoruz, sadece biraz yavaşlıyoruz, ama dur demiyor, biz ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz.
İlerlemeye devam ediyoruz, 15-20 m. sonra da görüyoruz: Tam arıtma tesislerinin önünde iki araba, arabaların arkasında araları siper almış silahlı adamlar, karşıda bizim göremediğimiz birilerine ateş ediyor. Neredeyse bir çatışmanın tam ortasındayız. Bir an duruyorum, donuyorum, hızlıca gaza basıp geçmek, ya da geri vitese takıp geri geri kaçmak ikileminde kalıyorum. Eşimle ne konuştuğumuzu, ne yaptığımızı hatırlamıyorum ama, arabayı güçlükle geri vitese takıp, geri geri polislerin yavaşlayın dediği yere kadar gitmeyi beceriyorum. Orada polislerle birlikte bizi gülerek karşılayan birileri dizi çekimi olduğunu onu söylemek istediklerini, ama bizim sanırım bunu anlamadığımızı söylüyor. "La Havle" diyorum, içimden küfürler ediyorum - yalan söylemeyim ortamda polis olmasa bu küfürler içimden olmazdı - ve yoluma devam ediyorum.
Bu olay geçen ilkbaharda oldu, buraya yazmak istedim, bir şekilde hem kendim unutmak istemedim, hem de belki birgün sizin başınıza bu ülkede böyle bir olay gelebileceğini hatırlatmak istedim. Hangi dizinin çekimi olduğunu bilmiyorum, çok da umrumda değil, ama eşimle ve oğlumla bir çatışmanın ortasında kalmanın nasıl bir his olduğunu basit ve büyük bir Dizi Çekimi Var yazısı ile bu durumun nasıl yaşanmayabileceğini takdirinize bırakıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder