30 Kasım 2016 Çarşamba

Çocuk Koltuğu - Yangın Çıkışı

Bakın bu çocuk koltuğu, arabada belli yaşın altındaki çocuklarda kullanılması zorunlu. Denetlendiğini henüz görmedim, ama zorunlu…


Bu çocuk koltuğu, oturan çocuğun annesinin babasının Müslüman, Hıristiyan, ateist, AKP’li, CHP’li, HDP’li olması ile ilgilenmez. Düzgün bir şekilde arabaya takılmış ise, çocuk bu koltukta oturuyor ise,  olası bir kazada arabadaki çocuğun hayatını korur, kimi vakit kurtarır.

Ön koltukta annesinin kucağında oturan bir çocuk, annesinin başı açık da olsa, kapalı da olsa tehlike altındadır, 60-70 km hızla araba bir başka arabaya çarpsa, arabanın hava yastığı patlasa, bu durumda bu çocuk ölür. Annesinin başının açık ya da kapalı olması çocuğu kurtarmaz. Sonra dindar da olsan ateist de olsan ağlarsın, çünkü hayatını kaybeden çocuğundur.

Başı kapalı anne, külüstür arabasının arka koltuğuna çocuk koltuğu koymuşsa ve çocuğunu o koltuğa oturtmuşsa, modern, medeni bir annedir. BMW cipi içinde eşinin yanında kucağında çocuğu ile oturan başı açık anne ise cahildir. Mesele budur. Başka da bir şey değildir.



Bu yangın çıkışı, dünyada milyonlarca binada örneklerini bulabilirsiniz. Genelde çelikten yapılır ve sadece içeriden açılabilir. Güvenlik için açıldığında alarm çalması sağlanabilir ve yangın hali dışında kullanılmamalıdır. 


Bu kapı kullananın, dini ile, inancı ile, yaşı ile, cinsiyetiyle ilgilenmez. Tek işlevi içeriden tek dokunuşla, bir çocuk tarafından bile açılabilmesi ve dışarıdan açılamamasıdır.  Üzerine kilit takılamaz ve bu kapı kilitlenemez. Aksi takdirde, bu, kapının çalışmaması yani işlevini yapamaması demektir. 

Hangi nedenle olursa olsun, bu kapı kilitli ise bu suçtur, bu cehalettir. Bunu denetlemeyen de bu kapıyı kilitleyen kadar suçludur. 

Çocuklarımızı çocuk koltuğuna oturtalım, yangın çıkışlarını hep açık tutalım. Cehalet kötüdür, cahil kalmayalım.


28 Eylül 2016 Çarşamba

Eczanenin Raporlu İlacımız İçin Fark Talebi

Oğlumun rahatsızlığı nedeni ile kullandığı bir ilaç var, rapor alıyoruz, rapora istinaden 3 ayda bir 13 kutuya kadar alabiliyoruz. Kutunun teki 10 ₺,  ama raporumuz olduğu için para ödemiyoruz.
Ağustos başında eşim aile hekimimize ilacı yazdırıp reçeteyi aldıktan sonra, artık çalışanları dostumuz diyebileceğimiz eczanenin kapanması nedeni ile başka bir eczaneye ilk kez gitmiş siparişi vermiş. Bir gün sonra ilaçları almaya geldiğinde eczane çalışanları fark çıktığını kutu başına 2 ₺ ödeme yapması gerektiğini söylemiş, eşim daha önce 3-4 kez bu ilacı aldıklarını hiç böyle bir şey ile karşılaşmadıklarını ve fark ödemediklerini söylemiş, ama eczane fark konusunda ısrarlı olunca parayı ödeyip, ilaçları alıp, eve gelmiş. Eline verilen SGK belgesinde ödenecek tutar bu arada 0 ₺ olarak gözüküyordu.

Eve geldi, bana olayı anlattı. İlgili belgeyi alarak eczaneye gittim. Neye istinaden bu fark ücretini aldıklarını, bununla ilgili bana yazı, mail vb. bir şey göstermelerini istedim. Depodan bu şekilde telefonla bilgi aldıklarını söylediler, öyleyse depo size mail atsın, maili gösterin dedim. Sonuçta hiçbirşey gösteremediler. Sizi depoyla konuşturayım deyince, yazılı birşeyler görmek istediğimi yineledim. İsterseniz ilaçları geri alalım, reçetenin işlemini iptal edelim, size de ilaçları geri verelim dediler. Ben ise cevaben yok tamam para kalsın, sizi ben SGK’ya şikayet edeceğim, ilaçları da vermiyorum dedim. Edersen et, tavrıyla devam ettiler. Sinirli bir şekilde eczaneyi terkettim.

Annemlere geçtik, 10-15 dk. Sonra eşim telefonla arandı. Benim tavrımı eleştirerek (!) konuyu araştırdıklarını, yanlış bilgi aldıklarını, fazladan aldıkları parayı geri ödeyeceklerini söylediler. Eşimle gittik, ben arabadan inmedim, eşim parayı alıp geldi.

Benim o 25-30 Lira’ya çok ihtiyacım yok, yok derken elbette para paradır, demek istediğim o para benim için hayat meyat meselesi değil, kursağımdan geçen yemek o para ile artmıyor azalmıyor. Ama şu var, o para benim oğlumla aynı sorunları yaşayan çok sayıda çocuk ve ailesi için az bir para değil. Muhtemelen o durumdaki bir aile de eczaneye güveniyor, yapılan bu ödemeyi fazla sorgulamıyor. Özelinde bu eczanede, genelinde Türkiye’de birçok eczanede bu gibi fark ücretleri talebinde muhtemelen bulunuldu ve bulunulmakta. Eczane az para kazanıyor olabilir, bunu bir şekilde telafi etmek için böyle yollara başvurmak için kendini haklı görebilir, ama bir az kalfa çalıştırmak bu işin doğrusudur, helal yoludur. Ya da sonuçta eczanenin bu işi yapmamak gibi bir tercihi var. Harama başvurmak nasıl savunulabilir ki?

Diyeceğim şu, eczanelerin sizden aldığı bedelleri belgelendirmelerini isteyin, istenen parayı sorgulamadan vermeyin. İşini düzgün yapan eczanelerimize teşekkür ediyorum, ancak bu örnekte görüldüğü gibi işini düzgün yapmayan eczaneler de var. Ben bu olayda haklıydım, sonuçta parayı geri almasaydım eczaneyi de şikayet edecektim, işin takibini bırakmayacaktım. Parayı geri aldığım için şikayet etmedim, edemedim, ama doğrusunun bu olduğunu düşünmüyorum, bir işe yaramayacağını düşünsem de şikayet etmeliydim. Bunu telafi etmek için bunu burada paylaşmak istedim.

Lütfen paylaşın.

4 Ağustos 2016 Perşembe

RevInstr

VBA ya da Visual Basic'te kod yazarken, sıklıkla bir karakteri bir stringin içinde aramaya ihtiyaç duymuşsunuzdur. Buradaki fonksiyon bu işlemi yapıyor. Kendim yazmadım, yazabilirdim, yazması çok da zor değil, ama hazır kodları mümkün olduğunca fazla kullanmak iyi bir pratiktir. Siz de kullanın:

Function RevInStr(findin As Range, tofind As String) As Integer

    ' Chris Rae's VBA Code Archive - http://chrisrae.com/vba

    Dim findcha As Integer

    For findcha = Len(findin) - Len(tofind) + 1 To 1 Step -1

        If Mid(findin, findcha, Len(tofind)) = tofind Then

            RevInStr = findcha

            Exit Function

        End If

    Next findcha

    ' Defaults to zero anyway (tsk, tsk, etc)

End Function

6 Temmuz 2016 Çarşamba

Evernote'dan OneNote'a geçiş

Daha önce bu blog'tan Evernote'u tavsiye etmiştim. Evernote birden fazla cihazda aynı anda aynı içeriğe eriştiğiniz, değişikliklerin otomatik olarak tüm cihazlara dağıtıldığı bir nevi not tutma uygulaması. Yanlış anlaşılmasın genel olarak hala güzel bir program ama artık tavsiye etmiyorum. Çünkü Evernote artık ücretsiz versiyonunda 2 cihaz sınırlaması getirdi.

Önceden de ücretsiz versiyonunda sınırlamalar vardı, aylık belli bir miktarın üzerinde veri alışverişine izin veriyordu örneğin, bu da yüklü içerikleri Evernote'da saklamamı engelliyordu. Bu sınırlama zaten Onedrive kullanıcısı olduğum için beni çok rahatsız etmiyordu ama toplam 4 cihazda Evernote kullandığım için yeni getirilen bu kısıtlama benim Evernote maceramı sona erdirecek. Konuyla ilgili bildirimi aldıktan sonra ilk fiyatlara baktım, benim için herşeye eskisi gibi devam edebilmem için yeterli olan Evernote Plus'ın yıllık 35.99 ₺ ücreti vardı. 36 ₺ bu iş için bana ödenmesi fazla bir ücret gibi geldi, kullanımı Evernote'u kullanmaya başladığım dönemde bana biraz daha zor gelen, zaten ücretsiz olan, ücretsiz olmasa da zaten her ay Office 365 üyesi olduğum için kullanabileceğim OneNote alternatifim varken bu ücreti ödeyemezdim. Bilgileri taşıma zahmetine girmeden 10 ₺ yıllık bir ücret ile Evernote'a devam etmeyi düşünebilirdim. Bunu Evernote'da öngörmüş zaten, ama çözümü biraz yanlış anlamış ve Evernote Basic kullanıcılarına Evernote Premium'da sınırlı süreli bir indirim yaparak, fiyatını yıllık 35 ₺'ye çekmiş. Bu yüzde elli indirimi Evernote Plus'a yapsalardı, belki... Ama artık güle güle Evernote merhaba OneNote...

OneNote'a gelince OneNote Evernote'a göre daha fazla iş yapabilen bir uygulama, örneğin bir tablonuzu tek tıkla Excel dosyasına çevirebiliyor ya da, To Do'lar ekleyebiliyorsunuz ve şu ana kadar kullanmadığım birçok artı özelliği var. Ama Evernote'da benim hoşuma giden şey sadeliğiydi, OneNote o kadar sade değil, açılması çok az daha fazla sürüyor ve navigasyonda da Evernote'a göre biraz daha zayıf, ama belki de bu farklar gözüme çarptığı kadar önemli ya da fazla değil, ama zamanla OneNote'a alıştıkça benim gözüme çok daha az çarpacak ve çok daha önemsiz olacak.

Benim için önemli olan içerikleri OneNote'a taşıdım, telefondan Evernote'u kaldırdım, diğer içerikleri de taşıdıktan sonra laptop ve desktop bilgisayarlarımdan da kaldıracağım.

Evernote için yaptıkları anlaşılabilir, sonuçta para kazanmak istiyorlar, ama basit reklamlarla ya da daha düşük ücret politikası ile (Evernote Basic ya da Plus için yıllık 15 ₺ örneğin) daha rekabetçi olabilirlerdi. Ama çok müşteri kaybedecekler.

3 Haziran 2016 Cuma

Predictably Irrational - Dan Ariely

Facebook'da paylaştım. Buraya da ekleyim istedim.

OWNERSHIP IS NOT limited to material things. It can also apply to points of view. Once we take ownership of an idea - whether it's about politics or sports - what do we do? We love it perhaps more than we should. We prize it more than it is worth. And most frequently, we have trouble letting go of it because we can't stand the idea of its loss. What are we left with then? An ideology - rigid and unyielding.

SAHİP OLMAK DUYGUSU sadece maddi şeylerle sınırlı değildir. Bakış açıları için de geçerlidir. Bir fikre katıldığımızda - politik ya da sporla ilgili de olabilir - ne yaparız? Onu sevmemiz gerektiğinden belki de daha fazla severiz. Ona gerçekte vermemiz gerekenden çok daha fazla değer veririz. Ve çoğunlukla, onu kaybetme düşüncesine dayanamadığımızdan, ondan vazgeçemeyiz. Sonunda elimizde ne kalır? Katı ve uzlaşmaz bir ideoloji. Predictably Irrational - Dan Ariely

Daha önce tavsiye etmiştim. Thinking, Fast and Slow - Daniel Kahneman ile aynı sınıfa giren düşünme tarzımızı yönlendiren mekanizmayı açıklayan güzel bir kitap. Kindle'a indirimdeyken almıştım. Tavsiye ederim. Her iki kitap da her üniversite kütüphanesinden onlarca adet bulunması gereken kitaplar.

Bu arada Karl Ove Knausgaard'un Kavgam'ının ikincisinin Türkçesi çıkmış. Tarzını seversiniz, sevmezsiniz bilemem ama, herşeyin son derece çıplak anlatıldığı çok farklı bir kitap. İlk kitaptan başlayın, ama ikinci kitap daha hoşuma gitti. Yine tavsiye ederim.

Bu kitaptan sonra Karl Ove'nin üçüncü kitabına başlamayı düşünüyorum. Hayırlısı...